Geçmiş Yaşam Terapisi (Regresyon)

Bizler, insan olarak yeryüzünde yaşamaya başladığımız an itibariyle karşılaştığımız tüm deneyimler, anlar, yaşamımıza giren herkes ve her şey elbette zamanla unutuluyor. Ancak bizi olumsuz yönde etkileyen ve üzerimizde korku ,üzüntü vb. olumsuz güçlü duygular yaratan anları ve derinden etkileyen olayları daha çabuk unutuyoruz. Hatta farkında olmadan onları ve bizde açılan yaraları ruhumuzun derinliklerinde saklıyoruz. Zaman içinde öylesine güçlü bir bağ kuruyoruz ki bu korkular ve acılarla artık onlar bizim gizlenmiş bir parçamız haline bile gelebiliyorlar. Bildiğimiz ve çözemediğimiz ancak yaşamımızda sürekli tekrarlanan olayların sebebi de işte bu kalıplaşmış düşüncelerimiz, travmalarımız oluyor.

Tümüyle bir bütün olarak yaşam; bilinçli olarak hatırlayamadığımız ancak öz ruhumuz olan yüksek benliğimizde, ilahi bir düzen ile güçlü bir şekilde korunan akaşik kayıtlarımızda ve kollektif bilinçaltımızda gizli kalmış halde var olan aslında çok ama çok önceden düzenlenen eşsiz bir planın parçasını oluşturuyor.

Dünya , sevgili Gaia (toprak ana) yani yeryüzü , oluşum süreci itibariyle yeryüzü ,'biz insanlığın öğrenim evi' olmuştur. Dini inanışımız veya yolumuz -her ne olursa olsun - burada önemli olan yüce yaratıcının varlığına, kudretine, tekliğine inanmamız ve bize sunulan yaşam denilen sınırlı zaman diliminde elimizden geldiğince O’na layık insani vasıflarda mükemmel insan olabilme potansiyelimizi güçlendirmeye çalışarak aydınlanma serüvenimize devam etmemizdir.

Sadece bir yaşam süresince bu yüce olgunluğa erişmemizin ne kadar zor olduğunu göz önünde bulundurursak; nefs – ego, bilinç- bilinçaltı, görevlerimiz ve deneyimlerimiz, tinsel- maddesel dünya dengemiz arasında her an kurulu olan eşsiz ve görünmez bir yap-bozun parçası olduğumuzu daha iyi kavrayabiliriz. Tekamül gereği aydınlanmak , insan-ı kamil olma yolunda her birimizin yaşama geliş sebebi oluyor. Ruh olarak bizler, her gelişimizde bir şeyler daha öğreniyoruz. Deneyimlerle olgunlaşıp bilgelik kazanıyoruz. Ancak böylelikle farkındalığımızı biraz daha yükselterek ‘big picture’ yani büyük resmi geniş bir perspektiften görebiliriz.

İşte bu noktada çeşitli yollar karşımıza çıkıyor. Biz de bu yollardan kendimize en uygun olanına çekiliyoruz. Tıpkı bugün olduğu gibi.. Spiritüel deneyimler bazen kelimeler ile izah edilemez. Bu çok yüzeysel ve öylesi olur.

İçinde bulunduğumuz an itibariyle; Biz aslında hiçbir zaman ve hiçbir evrede yalnız değiliz. Geçmiş – bugün – gelecek , tüm zamanlarda ,her birimiz Yüce Yaratıcının (Evren, Allah, Tanrı, Ulu ruh,.. siz her nasıl ifade ederseniz..) sonsuz sevgisi ve koruması altında çeşitli aşamalardan geçiyoruz. Yüksek benliğimiz, rehberlerimiz, üstadlarımız, meleklerimiz, diğer boyutlardaki vechelerimiz ve ruh ailemiz ile her şey her an birbiriyle bağlantılı ve birbiriyle ilgili. Evet, yaşamımıza yön veren hatta önceden belirlenen deneyimlerimiz de var elbet. Kader, kaza, karma, sözleşmeler, anlaşmalar, yeminler. Ancak bir de 'özgür irademiz' var. Bizi insan yapan ve yaratılan tüm diğer varlıklardan üstün kılan. İnsan olmanın sorumluluğunu yüklendiğimiz o eşsiz karar ve seçim anlarımız. Ayrıca bazı şeyleri dönüştürebilmemiz için biz insanlığa sunulan bunun gibi pek çok yol - yöntemlerimiz var. Evrenin bizlere hediyesi.

Geçmiş Yaşam Terapisi seansı sırasında ; Kişi trans halindeyken, senin bu yaşama gelişine en güçlü sebep son on iki yaşamından birini Yüksek Benlik kendisi seçiyor.Yüksek Benlik; içimizdeki yüce yaradan kıvılcımı, senin daimi ilahi rehberin , koruyucun, varoluşsal sebebini, tüm vechelerini ve seninle ilgili herşeyi bilen yüce öz gibi düşünebilirsin. (Üst bilincimiz'dir.)

Böylece seansla birlikte, kişi derin meditatif halde iken, ruh olarak deneyimlerini hatırlamaya, hissetmeye başlıyor. O anları yeniden yaşıyor. Buraya gelişine sebep olan olayları görüyor ve bu yaşamına olan etkilerini farketmeye başlıyor.Vizyon alıyor ve anılarını hatırlıyor. Yaşanılan anılar, zihin tarafından yeniden canlandırılmış olduğundan bir rüya görmek veya bir film izlemek gibi düşünülebilir. Yaşanmış olan tüm duygular en gerçek haliyle yeniden hatırlanıyor. Sonrasında ise; objektif bakış açısıyla tüm yaşananları net olarak görünüyor ve bu yaşamdaki etkilerini, nedenlerini birlikte anlıyoruz ve çıkarımlar yapıyoruz. Böylece, kişinin şu anki yaşamına etki eden ve blokajlar yaratan ilgili konuyu açığa çıkıyoruz ve bloke olmuş enerji her ne ise onu çözümlüyor ve dönüştürüyoruz. Yaşanılan olumsuz deneyimin kişi üzerinde bıraktığı negatif etkisini de dönüştürüp şifalandırmış oluyoruz.. Ruh, yani sen, ÖZ'ün hatırlıyor. Ruhun hafızası sonsuzdur. Eğer yaşama perdelenmiş olarak , çoğu şeyi unutarak gelmeseydik bu yükün altından kalkabilir miydik sence? Bu gerçekte çok zor olurdu.

Burada önemli olan ;Bir şeylerin dönüşebilme gücünü görebilmemiz. Gerçek anlamda ilgili konudan tamamen özgürleşmek ve şifalanmak. Bu bizim için esastır. Aslolan şu ki ruh hatırlıyor. Öz'ün.. Herşey onda kayıtlıdır. Yani sende. Ruhunun derinliklerinde ve bazen bunu bir şekilde açığa çıkarmak gerekir. Herşey bilinçaltımıza, ruhsal hafıza denilen akaşik kayıtlarımıza ve enerji alanımıza birer veri olarak kaydedilir. Herşeyi hatırlamamız çok ağır bir yük olurdu. Bunu kaldıramazdık. Yoksa hiçbirşey tam olarak unutulmaz. Bu tür çalışmalar ile onbinlerce yıldır bizi en çok yaralayan en güçlü negatif anıları bu yöntemle su yüzüne çıkarıyoruz. Bu çalışmamızı bilgisayarda kayıtlı olan bir belgeyi alıp, işlemden geçirerek ,mevcut veriyi yeniden işleyerek, tekrar yerine yerleştirmek gibi düşünebilmek mümkün. Çünkü sen zaten kimsenin bir yere gittiğin yok. Yalnızca hatırlanıyor ve şifalanması gereken dönüştürülüp şifalanıyor.

Bu spiritüel çalışmamızda reenkarnasyona , bilinç altı, bilinç dışı veya bilinç üstü şifalanmaya inanmanın çok daha ötesinde tümüyle başarıyla işleyen bir sistem var. Diyelim ki bu bir geçmiş yaşam hatırlama değil ve kişi de de bilinç üstü şifalanmaya da inanmayan biri. Tüm hatırlananlar bilinçaltı kalıplarla şekillenen travmalar veya kollektif bilinç/altından negatif etki eden kayıtlar olsun, tamam. Öyleyse bilinçaltımızdakiler hatta kollektif bilinçaltından alınan sende negatif kaydı olan veriler açığa çıkıyor. Peki, çıksın ona da kabul, çıksın ve biz de temizleyebilelim. Bu da önemli bir mesele. Böylelikle yaşamındaki negatif etkisinin yeniden şekillenmesiyle ve kişi üzerinde bir farkındalık oluşmasıyla geçmişte oluşan negatif program ve ilgili konu pozitife dönüştürülerek yeni bir pozitif programlama yapılıyor. Ardından kişiye özel olan enerji desteği ve çalışmayla konu ve durum ile ilgili şifa kendiliğinden gerçekleşiyor. Artık kim nasıl kabul eder, realitesine nasıl alırsa öyle alsın. Bunun bir önemi yoktur. Önemli olan sonuçtur. Bunu, böyle değerlendirmeliyiz.

Çalışmamız sonrasında da kişi yüklerden hafifleme ve rahatlama hissediyor. Bir şeyleri bilmenin verdiği huzur ve bazen şaşkınlıkla artık bu yükten, kaotik ilişkilerden, sorundan, hastalıktan, korkudan, çatışmadan vs..her ne ise bundan tamamıyle özgürleşmeye başlıyor. Üstelik bu durum aynı şekilde birçok farklı yaşamda deneyimler yaşayan diğer ruh arkadaşların için de geçerli. Yani bu seanstaki kişiler de aynı şekilde şuan hangi zaman ve boyutta hangi farklı yaşamda olurlarsa olsunlar kendi dünyalarında yani realitelerinde de bu dönüşümü ve arınmayı yaşıyorlar. Böylece çok boyutlu olarak karmik yükten de karşılıklı olarak özgürleşilebiliyor. Tabiiki sen de aynı şekilde. Çok boyutlu ve zincirleme reaksiyon böyle işleyen bir şey. Bizlere de Şifalar Olsun! demek kalıyor.

İçinde bulunduğumuz an itibariyle; Yaşamınızın sizlerin ve bütünün en yüksek hayrına olacak şekilde şekillenmesini seçiyorum.